Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Okyanus ve Atmosfer Yönetimi (NOAA) başta olmak üzere ABD’li hava iddiacıları, 2025 Atlantik kasırga döneminin olağanın üzerinde bir aktiviteye sahne olmasını beklediklerini duyurdu.
1 Haziran’dan 30 Kasım’a kadar sürecek dönemde, 13 ila 19 fırtınaya isim verilmesi ve bu fırtınalardan 6 ila 10’unun kasırgaya dönüşmesi öngörülüyor.
Peki, bilim insanları aylar öncesinden bu cins kestirimleri nasıl yapabiliyor ve bu yılki beklentileri neler tetikliyor?
MEVSİMSEL KASIRGA İDDİALARI İKİ ANA İKLİM FAKTÖRÜNE DAYANIYOR
Sezon öncesi kasırga iddiaları büyük ölçüde iki büyük ölçekli iklim faktörüne dayanıyor: Birincisi, kasırgaların güçlerini aldığı ve oluşup büyüdüğü bölgelerdeki deniz yüzeyi sıcaklığı.
Atlantik son yıllarda olduğu üzere alışılmadık derecede sıcak olduğunda, fırtınaların oluşması ve ağırlaşması için daha fazla yakıt sağlıyor.
SEZON İLERLEDİKÇE DAHA KISA VADELİ TESİRLER VARSAYIMLARI ŞEKİLLENDİRİYOR
Kasırga dönemi başladığında, iddiacılar Sahra Çölü’nden kalkan ve kasırgaları bastırma eğiliminde olan toz bulutları üzere daha kısa vadeli tesirlere dikkat etmeye başlıyor.
Ayrıca, Atlantik fırtınalarının birçoklarının kökenini oluşturan Afrika doğu dalgaları ve tropiklerde hareket eden Madden-Julian Salınımı (MJO) üzere faktörler de izleniyor.
Karayipler’den Meksika Körfezi’ne akan Loop Akıntısı üzere derin sıcak su ırmakları de fırtınaların süratle ağırlaşmasına neden olabildiği için dikkate alınıyor.
KASIRGA RİSKİ MEVSİM BOYUNCA DEVAM EDİYOR
Takvim yaprakları değiştikçe fırtınaların nerede oluşup karaya ulaşma mümkünlüğünün en yüksek olduğu yerler de değişiyor.
Yaz başında Meksika Körfezi daha etkinken, ağustos ve eylül aylarında Afrika kıyılarından gelen dalgalar ana kaynak haline geliyor.
Günün sonunda, kıyıda yaşayanların her vakit önlemli olması ve kasırga dönemi ihtarlarını dikkate alması gerekiyor. Tehlikeli bir dönem için yalnızca bir fırtına kâfi olabilir.